GİYOTİN
Naziler Uc Ingiliz,Fransiz ve
Laz'i esir almislar ve sonucta
olum cezasi carptirmislar.idam
günü gelip çatınca, askerler
soruyor:
- Beyler Giyotinle mi olmek
istersiniz, asılarak mi,
kurşuna dizilerek mi?
Ilk once Fransiz yanit verdi:
- Benim atalarim hep giyotinle
olduler ben de giyotinle ölmek
isterim.
Peki demişler, almislar kafasini
yerlestirmisler giyotine.
Giyotini ustten birakmışlar.
Ama tam kafasina 2 santim kalinca
giyotin durmuş. Maalesef giyotin
bozuk
Almanlar sinirleniyor. Cunku bu
durumda Fransiz kurtulmuş.
Aynı soru İngilize
yöneltilince İngiliz:
- Arkadaslar, Asilarak olmek cok
kotu, kurşuna dizilmekse vatan
haini gibi ölmek oluyor, siz
beni de giyotinle oldurun.
Ingiliz uyaniklik yapiyor.
Almanlar giyotini tamir
ediyorlar.Ama olay ayni sekil
cereyan ediyor. Sonucta Ingiliz
de kurtuluyor.
Sıra bizim laza geliyor. Bizim
Temel de uyanik:
- Arkadaslar
asılarak ölmek gercekten cok
kotu. E giyotin de bozuk. Siz
iyisi mi beni kursuna dizin.
VİSKİ
O gun barda her
şey sakindi, piyanist beylik
parcalarindan birini calarken
millet masalarda pokerin tadini
cikartiyor bir yandan da
viskilerini yudumluyordu,
derkeen, iceriye bir adam geldi
ve bara yaklasip:
- Hey barmen, herkese benden bir
viski, sen de ic bir tane.
Barmen bardaklari parlattigi
kirli bezini birakip bu yagli
musterinin istegini memnuniyetle
yerine getirdi, bir bardak ta
kendi ict. Bu iş bir kac tur
gerceklestikten sonra adam barmen
artık parayı isteyince adam:
- Ne parası barmen sen verdin
biz içtik. dedi
Bunun uzerine barmen adami bir
guzel patakladiktan sonra kapı
dışarı etti.
- Ertesi gun yine ayni adam ayni
bara gelip:
- Hey barmen, herkese benden bir
viski, ama sana yok viski, sen
içince sapıtıyorsun.
KAPIŞMA
Temel bi gun
otobanda, Anadol marka arabasiyla
gidiyormus. Aksilik bu ya;
arabanin arizalanacagi tutmus. Ne
yapsin ? Caresizce cekmis emniyet
seridine ve beklemeye
baslamis.Epey bi sure bekledikten
sonra gurultuyle, bir arabanin
hemen yaninda durdugunu gormus.
Son model bir FERRARI ve icinde
grand tuvalet, kara gunes
gozluklu,saclari joleli,trasli ve
kisacasi varlikli ve cok zengin
oldugu her halinden belli olan bi
adam hafifce egilerek seslenmis;
- Hemserim ! istersen otobanin
sonuna kadar seni yedege alip
cekiim.!
Temel caresiz, elbette kabul
etmis.Baglantilari yapmislar ve
son kontrolleri de yaptiktan
sonra zengin surucu;
-Arkadas bak, ben de hiz
hastaligi vardir,eger dalginlikla
hizimi arttirirsam sen arkadan
selektor yaparsin ben de
yavaslarim olur mu? demis. Temel
buna anlam verememis ama yinede
Peki ! demis.
Nihayet yola koyulmuslar.Onde
FERRARI ve arkasinda ANADOL bir
sure sakince yol almislar. Ama bi
sure sonra da Temel adamin neden
bahsettigini anlamis. 60
km/h.....80km/h.....120km/h.....150km/h
derken Temel bakmis olacak gibi
degil. Direksiyon zangirdamaya
motordan boguk sesler gelmeye
baslayinca Hemen hatirlamis ve
ondeki surucuye selektor yapmaya
baslamis. Selektoru farkeden
surucu de durumu anlayip
yavaslamis.
150km/h....120km/h.....60km/h.
Ancak gel zaman git zaman bi sure
sonra ondeki surucu yine kendini
kaptirip hizlnmaya baslayinca
Temel bu sefer atik davranmis ve
malum. Bu olay birkac defa daha
tekerrur etmis. Uzun bir sure
sakince yol almislar.Ta ki buyuk
bir gurultuyle Temelin yanindan
gecip ondeki FERRARI`nin yanina
yanasan son model LHAMBORGINI`nin
soforu FERRARI`nin soforune
kapkara gozluklerinin uzerinden
bakip;
-Kapisalim mi Moruk! 140 km
ilerideki benzinciye son varan
ilk gelenin deposunu fuller. Ne
dersin ?
FERRARI`nin surucusu;
-Pekala, paralari hazirla. Cunki
kaybeden sen olacaksin....demis
ve baslamislar yarisa ; 80
km/h.... 120km/h..... 200km/h....
280km/h....
Tam bu sirada
helikopter ile otobanin uzerinde
trafik denetleme devriyesi
gorevini yapmakta olan Dursun
durumu farkeder ve eline telsizi
alarak su mesaji gecer...
-Alo...Alo.. Breykk...Ucan
Hamsi`den tum ekiplere...
Su anda otoyolun 85. mevkiinde
seyir halinde olan uc araba
otoban emniyetini bozacak sekilde
asiri hiz yapii... Arabalari
tanimliyorum...
FERRARI-LHAMBORGINI-ANADOL....
FERRARI ile
LHAMBORGINI kapışii, Arkadan
ANADOL gecmek icin yol istii.
|